Burdur Haber - 'İstiklal Marşımız, Milletimizin Ortak Sesi ve Vicdanıdır'

VALİ ÖKSÜZ, 12 MART İSTİKLAL MARŞI'NIN KABULÜ VE MEHMET AKİF ERSOY'U ANMA GÜNÜ PROGRAMINA KATILDI

Burdur Valisi Türker Öksüz, 12 Mart İstiklal Marşı'nın Kabulünün 103. Yıl Dönümü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü dolayısıyla düzenlenen programa katıldı.

Vali Öksüz programda yaptığı konuşmada; Bağımsızlığımıza olan tutkumuzun, Vatanımıza ve mukaddesatımıza olan bağlılığımızın güçlü ifadesi olan İstiklal Marşımızın Türk Milletinin ortak sesi ve vicdanı olarak ilelebet söylenmeye devam edeceğini ifade etti.

Gazi Mecliste Burdur Mebusu olarak İlimizi temsil etmesiyle her zaman gurur vesilesi olarak gördüğümüz, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u saygı ve rahmetle andı.

MAKÜ Konferans ve Sergi Salonunda düzenlenen programda saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın söylenmesi sonrası günün anlam ve önemini belirten konuşma Cumhuriyet Anadolu Lisesi Müdürü Ozan Kara tarafından yapıldı.

Vali Öksüz programda konuşma yaparak, haziruna hitap etti. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen İstiklal Marşı Güzel Okuma, Resim, Şiir ve Kompozisyon Yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri takdim edildi.

Mehmet Akif'in hayatını anlatan sinevizyon gösterimi sonrası Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından 12 Mart İstiklal Marşımızın Kabulü konulu Radyo Tiyatrosu ve "işgal, savaş, kurtuluş" temalarını işleyen oratoryo gösterisi sunuldu.

Program sonrası Vali Öksüz ve protokol üyeleri Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan resim sergisini gezerek eser sahibi öğrencilerle sohbet etti.

Programa başta Vali Türker Öksüz olmak üzere Milletvekili Prof. Dr. Adem Korkmaz, Milletvekili İzzet Akbulut, Milletvekili Mustafa Oğuz, Garnizon Komutanı Tank Alb. Şengezer Şimşek, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Kara, Baro Başkanı Ramazan Gedik, Vali Yardımcısı Ahmet Mailoğlu, Vali Yardımcısı Yunus Emre Akpınar, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Mustafa Güder, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Genel Meclisi Başkanı Murat Akbıyık, Belediye Başkan Yardımcısı Hülya Eraslan, MAKÜ Rektör Yardımcısı Hakan Öner, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Asım Ertilav, siyasi parti il başkanları, kurum müdürleri, öğretmen, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Vali Öksüz programda yaptığı konuşmada; "Bugün, vatan-millet sevgisinin abideleşmiş vesikası olan ve her okunduğunda yüreklerde bayrak sevgisini pekiştiren İstiklal Marşımızın kabulünün 103. yılını idrak etmenin haklı gururunu yaşıyoruz.

Bu vesileyle sizlerle bir arada olmaktan duyduğum mutluluğu ifade ederken, 1. Gazi Mecliste Burdur Mebusu olarak İlimizi temsil etmesiyle her zaman gurur vesilesi olarak gördüğümüz, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u bir kez daha minnet duyguları içerisinde rahmetle anıyorum.
İstiklal Şairi', 'Mütefekkir Gönül İnsanı Mehmet Akif Ersoy'un 'Millî Mücadele' yıllarında kaleme aldığı, Milletimize vatan ve bayrak sevgisini duygu yoğunluğu ile aktardığı İstiklal Marşımız, aziz milletimizin birlik ve beraberliğini bugünlere ulaştıran bağımsızlık beyannamesidir.

Bağımsızlığımıza olan tutkumuzun, Vatanımıza ve mukaddesatımıza olan bağlılığımızın güçlü ifadesi olan İstiklal Marşımız, Türk Milletinin ortak sesi ve vicdanı olarak ilelebet söylenmeye devam edecektir.

İstiklal ve istikbal sevgisiyle yoğrulmuş Milletimizin duygularına tercüman olan bu destansı eser; kutsal değerlerimize göz dikenlere karşı gösterilen büyük kahramanlıkların eşsiz dizelerle yansımasıdır.

İstiklâl Mücadelemizi en iyi şekilde anlatması bakımından büyük bir manası olan bu mısralar "Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal." sözlerinde vurgulandığı ve işaret edildiği üzere, 'Türkiye Yüzyılı'nda da' istiklalden istikbale istikametimiz; özgür, büyük ve güçlü Türkiye ülküsünü yüceltme kararlılığımız, yılmaksızın büyük bir azimle devam edecektir.

Konuşmamın bu bölümünde, değerlerine ve davasına bağlılığıyla, mücadelesiyle her zaman örnek bir şahsiyet olarak Türk tarihindeki yerini alan Mehmet Akif´in, İstiklal Marşı´mızla ilgili şu sözlerine de değinmek istiyorum.

Mehmet Akif'in ölüm döşeğinde iken İstiklal Marşının yeniden daha iyi bir suretle yazılıp yazılmayacağını sual edenlere: "O şiir bir daha yazılamaz, onu ben de yazamam; onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. Allah, bir daha bu millete bir İstiklal Marşı yazdırmasın." Der.

Bu nakil bana nedense Seyit Onbaşıyı hatırlatır. 215 kg ağırlığındaki top mermisini tek başına yükleyerek Ocean zırhlısını boğazın dibine gönderen Seyit Onbaşının, kaldırdığı mermiyle bir fotoğrafı çekilmek istenince, Koca Seyit aynı ebatlardaki top mermisini kaldırmayı denese de maksuduna ulaşamaz. Hazurundan bir zevat "Savaşta o mermiyi nasıl kaldırdın" sualine Koca Seyit: "Siz o hali tekrar yaşatın, ben o mermiyi yine kaldırırım" karşılığını verir. Bağımsız iki hadisenin özündeki benzerlik, Akif'in İstiklal Marşı için çektiği çilenin en güzel nişanesidir.

Bu kalibrede bir alim ve şairin Burdur'umuzla olan münasebeti müstakil bir çalışma konusudur. Akif'in Kurtuluş Savaşı sırasında verdiği vaazların Burdur halkı üzerinde müthiş tesiri olmuştur.

Mehmet Akif'in oğlu Emin Bey hatıralarında, Mehmet Akif'e Burdur'da gösterilen teveccühten övgüyle bahsetmiştir. Akif'in her akşam bir yerde ağırlandığı, ziyafetler ve hususi toplantılar tertip edildiği belirtmiş. İlimizde verdiği vaazlar sırasında vatandaşlarımıza yapılan işkence ve hakaretleri, mülevves çizmeler altında çiğnenen tarihi ve ilahi mabetlerimizi öyle yanık bir dille ifade ettiğini belirterek, bu vaazlar sırasında hissiyatına mâlik olamayarak hıçkırıklarını tutamayan Burdurluların olduğundan bahsetmiştir."

Akif ile Burdur'un münasebeti o denli insicamlıdır ki Merhumun temsil ettiği ruh bu topraklara sirayet etmiştir. Üniversitemizin adının Mehmet Akif Ersoy adını yaşatması, bu büyük şahsiyetin Burdur'un ilk milletvekili olmasının ötesinde Burdurluların hayata Akif gibi bakmayı şiar edinmesi sebebiyledir.

Akif'in Burdur için taşıdığı anlam, şehrimizin ahlaki, milli ve kültürel dokusuna sinmiş değerleri temsil etmesiyle ilintilidir.

Bugün bizlere düşen bu ruhu gelecek kuşaklara aktarmaktır. Gençlerimize bilmelidir ki milli ve manevi değerlerimizin muhafazası, bastığı yerleri toprak diyerek geçmemekle, vatan toprağında kefensiz yatan şehit dedelerini unutmamakla birlikte bugün de vatanımız ve bayrağımız uğruna terör odaklarına karşı vermiş olduğumuz mücadeleyi anlamakla mümkün olacaktır. Bu anlamda Asım'ın Nesli Türk Gençliğine inancımız ve itimadımız tamdır.

Bu duygu ve düşüncelerle; İstiklal Marşı'mızın milli marş olarak kabul edilişinin yıldönümü sebebiyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere, bu toprakları bizlere vatan kılan ecdadımızı, tüm şehitlerimizi, gazilerimizi ve vatan şairi Mehmet Akif Ersoy'u rahmet, şükran ve minnetle anıyorum.

Sözlerimi nihayete erdirirken mübarek ramazanı şerife tetabuk eden bu güzel mart gününde, Hepinizi en içten duygularımla selamlarken son sözümü, sözün efendisinden alıntılamak istiyorum.

"Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın" Sağlıcakla kalın" dedi.