Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Senato Toplantısı, Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar’ın başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıya, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Eski Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay da katıldı.
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Senato Toplantısı, Rektörlük Senato Odasında gerçekleştirildi.
Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar’ın başkanlık yaptığı senato toplantısına Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Eski Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay da katıldı.
Kendilerini MAKÜ’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, “Prof. Dr. Durmuş Günay hem akademik ve entelektüel tecrübesi yüksek olan hem de Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nin YÖK’teki gönüllü destekçisi olmuş bir isim. Kendileriyle ‘Üniversite ideası’ üzerine fikir alış verişinde bulunmak istedik. Hocamızın bakış açısıyla, onun baktığı pencereden, senato üyelerinin de dikkatini çekeceğini düşündüğümüz üniversiteye bakış nasıl olmalıdır konusunda değerli görüşlerini fikirlerini almak istedik. Bugün aramızda olmasından dolayı mutlu olduğumuzu belirterek kendilerine hoş geldiniz diyorum.” dedi.
“Nazik davetleri için rektörümüze çok teşekkür ediyorum. Bahsettiği gibi Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ile ilgiliyim, bağım hep devam ediyor” diyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Durmuş Günay senato üyeleri ile üniversite ideası konusunda fikirlerini paylaştı.
“Hem dünya hem de ülkemiz genelinde üniversitelerin bugünkü birinci problemi kültür problemidir. Kültür dil alanındadır. Örneğin bir binanın projesi kültürdür, kendisi ise medeniyettir. Eskiden üniversitenin misyonu nedir dendiğinde araştırma, eğitim, topluma danışmanlık deniyordu. Sonrasında araştırma, eğitim ve kamu hizmeti olarak değişti. Şimdi ne deniyor? Araştırma, eğitim ve toplumsal katkı. Üniversitenin asıl temeli bilgeliktir. Bu bilgeliğin felsefi tarafı da var, hikmet tarafı da var. Felsefe hakikat peşindedir. Varlığa bütün olarak bakar. Hikmet nedir? İnsanın tüm yeteneklerini, sezgilerini, tecrübelerini, aklını devreye sokarak olaylara bakmasıdır. Yunanlılar hikmeti aklın süzgecinden geçirerek yani mantıksal bir zemine oturtarak felsefeyi yapmışlardır. Bilim dediğimiz şey ise şudur; insanlığın bilgi dağarcığına yeni bir ekleme yapan faaliyete bilim denir. Bilimin öğretilmesi, anlatılması bilim değildir o bilimin yayılmasıdır. İnsanlığın dağarcığına bir ek yapmaktadır. Bunun için araştırma yapmaktadır. Dolayısıyla bilimin var olduğu yer araştırmadır. O yüzden bilimsel araştırmalar son derece önemlidir. İlim de çok kıymetlidir. İlimde önemli olan ister bilgiyi üret istersen de naklet. Buna ilim deniyor. Örneğin akyuvarlar mikroplarla savaşır demek başka bir şeydir akyuvarlar mikroplarla savaşmak için görevlendirilmişlerdir demek başka bir şeydir. Yaratılışımızda bilme aşkı vardır. Aristo da insan fıtri olarak bilmek ister, bilmekten zevk alır diyor.” şeklinde konuşarak bilgi ve düşüncelerini akademisyenler ile paylaştı.
Toplantı sonunda Rektör Dalgar, Prof. Dr. Durmuş Günay’a günün anısına hediye takdim etti.