TBMM İdare Amiri ve CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker, mecliste gündem dışı söz alarak Burdur'un sorunlarını kürsüde dile getirdi.
Konuşmasına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan seçim tarihi ile başlayan Burdur Milletvekili Mehmet Göker, " Sayın Başkan, değerli milletvekilleri. Öncelikle bugün Cumhurbaşkanı'nın açıklamış olduğu on dört Mayıs'taki seçim tarihi ülkemize ve milletimize hayırlı olsun diyoruz. Kaldı 115 gün, 116. gün. Türkiye adaletli hukuka dayalı bir sistemin kurulduğu güne uyanmak umuduyla biz hazırız. " dedi.
Milletvekili olduğu ilk yıllarda dile getirdiği sorunların çözülmediğini belirten Milletvekili Mehmet Göker, " Bu konuşmayı yapmamdaki amaç Evet sona gelinmiş bir meclis çalışmasında Burdur halkından aldığım vekaletin ilk yıllarında dile getirdiğim sorunların henüz çözülmemiş olduğunu, tekrar meclis tutanağı altında gündeme getirmem ve bunu tarihe bir not olarak düşmemden kaynaklanmaktadır." ifadesini kullandı.
İçme suyunun Burdur için ciddi bir problem olduğunu vurgulayan Mehmet Göker, " Yıllardır gündeme getirdiğimiz ve iktidarın her seçiminde vaat olarak getirdiği içme suyu maalesef Burdur merkez ve köylerinin ciddi anlamdaki bir sorunu olup içme suyumuz Burdur merkez için 21'nci yüzyılda hala kuyulardan sağlanmaktadır. Kaldı ki kuyu derinliğinin 200 250 metrelere indiği düşünülecek olursa bir içme suyu barajının yapımı aciliyet arz etmektedir " sözlerini kullandı.
Burdur Gölü'nün kuruması ile ilgili sorunu da es geçmeyen Göker, " Yine Burdur'umuzun kendine has güzelliğinde olan gölümüzün etrafındaki besleyen derelerin yapılmış olan göletler ve etrafındaki kaçak sondajlarla her gün kurumaya devam ettiğinde burada bir not olarak düşmek istiyorum. Bunu da bir an önce çözüme kavuşturulacak olan iktidar sanırım Cumhuriyet Halk Partisi iktidarı olacak. " dedi.
Milletvekili Mehmet Göker sözlerini şu şekilde sürdürdü;
Ekonomimize katkı koyacak olan hızlı tren bize yıllardır verilen bir vaat. Ha geldiydi, ha gidiyordu. Bugün vardı, yarın yoktu derken, elimizde olan kara trende maalesef gitti. Geriye sadece il merkezini ortadan ayıran bir raylı sistem kaldı. Ve bunun üstünde de hemzemin olması hasebiyle sürekli kazalar meydana gelmekte.
Tarım ve hayvancılıkla geçinen memleketin Burdur'da süt fiyatlarının maliyeti karşılamaması sebebiyle yaklaşık bir milyon civarında hayvan kesimi oldu ve bizim oraların bir sözü var. Anası olmayanın danası olmaz diye. Bu anlamda ciddi bir ekonomik canlı hayvanda kırmızı ette kriz kapıda, süt Para etmiyor. Ulusal Süt Konseyi'nin referansı olarak belirttiği fiyatlar maalesef serbest piyasada alıcı bulmuyor. Sağmal ineklerin kesime gitmesi demek doğacak danaların da sıkıntıya girmesi demek ve ülkemizin içinde bulunduğu tarım sektörünün ciddi anlamda krize gebe olduğunu 2008 yılında da yaşadığımız Kriz gözün olursa aynı kriz göz göre göre yine gelmektedir.
Yine yapımı uzun yıllardır devam eden ve yılan hikayesine dönen Burdur Hastanemiz Eğer verilen sözler yerinde tutarsa iki bin yirmi üç yılının ortasında hizmete girmiş olacak. Bu bağlamda bu hastanemizin bir eğitim araştırma hastanesi olması, memleketimin yararına ve halkımızın beklentisi olarak bu yönde bir talebimiz vardır.
Merkez köylerimizde dahi maliyetini karşılayamadıkları için kahvehaneler kapatılmış vaziyette ve köylülerimizin sosyalleşebilecekleri bir alan Giderek azalmaktadır.
Yine Bucak ilçemize her defasında AKP'li bakanların gelip yarı olimpik olarak söz verdikleri yüzme havuzu yeri bile hazır olmasına rağmen bir adım atılamamıştır.
Bucak ilçemize bağlı Kızılseki, Kavacık, Kocaeliler, Çamlık, Ovacık yolları ciddi anlamda hasar görmüş ve buradan bırakın otomobille geçmeyi, yürüyerek bile geçmek mümkün değildir. Keza Yeşilova'nın turizm beldesi olan Salda'ya ulaşımda bile engebeli ve köstebek yuvasına dönmüş yolların bakımı bir an önce yapılmalı.
21'nci yüzyılda olmamıza rağmen Belören ve Ağlasun ilçemizin köylerinde içme suyu yok. Köy nüfusu otuzlara kırklara kadar düşmüş vaziyette. Yağış ve evet kuraklık var ama Aması şu, buraya yönelik gerekli yatırımların daha önceden alınmamış olması.
Yine Yeşilova'mızda özellikle çok programlı lisenin yıkım kararı alınmasına rağmen öğrencilerin eğitim pansiyonunda Eğitim almaları ciddi anlamda hayati risk taşımakta. Bu anlamda bir an önce eğitim lisesinin tekrar yapılması gerekiyor.
Yine Burdur Gölhisar Atatürk İlkokulu, Cumhuriyet Ortaokulu, Mimar Sinan İlkokulu İmam Hatip Ortaokulu ve lisesi kapalı durumda. Maalesef tekraren söylüyorum 21'nci yüzyılda ikili eğitimle öğrencilerimiz ders almakta.
Ağlasun ilçemize gelince medeniyetlerin kenti olan Sagalassos'a yaklaşık üç yıl önce söz verilen hatta ödeneği bile vatandaştan toplanan yüz elli bin liraya rağmen teleferiğin T'sini bile Ağlasunlumuz göremedi.
Öte yandan Burdur'umuzun önemli yerlerinden biri olan Karamanlı Tefenni Yeşilova ilçelerinin merkezindeki Eşeler Yaylası'nda krom madeni açılmış olması Ciddi anlamda içme suyuna zarar verecektir.