Burdur’da Temsili Yörük Göçü
Turizm Haftası etkinlikleri Temsili Yörük Göçü ve Yareni programları ile başladı.
Burdur Yörükler Kültür Araştırma ve Yaşatma Derneği tarafından 2’incisi düzenlenen etkinliğe başta Vali Hasan Şıldak olmak üzere Garnizon Komutanı P. Alb. Hakan Tutucu, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Vali Yardımcısı Ali Nazım Balcıoğlu, Vali Yardımcısı Yakup Tatoğlu, Burdur Yörük Kültür ve Araştırma Derneği Başkanı Alaettin Kalkan, çevre illerin Yörük dernekleri temsilcileri çok sayıda vatandaş katıldı. Çatalpınar Kavşağı’ndan başlayan temsili göç develer, atlar, keçiler ve mehteran eşliğinde Uzay Çatı altında son buldu.
Uzay Çatı altında devam eden etkinlikte Burdur Yörükler Kültür Araştırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Alaattin Kalkan, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve Vali Hasan Şıldak konuşma yaptı. Yapılan konuşmalar sonrası mehteran takımı, orta oyunu ve halk oyunu gösterisi sunuldu. Programın son bölümünde Yörük Kıl Çadırlarında ikramda bulunuldu.
Vali Hasan Şıldak programda yaptığı konuşmada; “Kültürümüze, bizi biz yapan değerlerimize sahip çıkan, Yörük Kültürünü yaşayan ve yaşatan başta çok kıymetli Burdurlu hemşehrilerim olmak üzere, uzaktan yakından çevre illerden gelerek bu özel günümüze destek veren, kültürel mirasımıza sahip çıkan, Yörük sevdalısı bütün misafirlerimizi en kalbi duygularımla muhabbetle selamlıyor, Teke Yöresinin Başkenti, Göller, Güller ve Gönüller diyarı Burdur’umuza hoş geldiniz diyorum.
Programın düzenlenmesinde emeği geçen başta Burdur Yörük Kültür Araştırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Alaattin Kalkan ve yönetimine, katkı veren Hayırsever iş adamı Mehmet Cadıl’a, bütün kamu kurum ve kuruluşlarının değerli yönetici ve çalışanlarına teşekkür ediyorum.
Burdur binlerce yıllık tarihi, zengin kültürel mirası, el değmemiş doğal güzellikleri, renkli kültürüyle Anadolu’nun şirin kentlerinden biri. Burdur’da görev yapmak benim içinde onur. Bu süre içerisinde Burdurla ilgili en çok dikkatimi çeken özelliklerin başında günlük yaşam içerisinde kendine has bir kültür dokusuyla özüne sahip çıkan, geçmişiyle günümüz arasındaki bağını koparmayan bir yaşam tarzı göze çarpıyor.
Bu dokuyu gerek misafirperverlikleri, gerek komşuluk ilişkileri, mahalli yemekleri, yöreye özgü halk oyunları, yörük kültürünü yaşayan ve yaşatan yayla yaşantısında belirgin bir şekilde Burdur’un büyük bir bölümünde görmek mümkün. Yapmış olduğumuz İlçe ve köy ziyaretleri, gerek katıldığım düğünlerde, gerek ev ziyaretlerinde, vatandaş buluşmalarında ve o samimi insalarımızla her görüşmemizde bu tadı yaşayan birisi olarak bende sizleri tebrik etmek istiyorum.
Yörük denince akla birçok kelimelerle ifade edebiliriz. Öncelikle vatanlarına yürekten bağlı olan Yörükler, mert, dürüst, sıcakkanlı, misafirperver, hoşsohbetli, fedakar ve paylaşımcı yönleri ile ekmeklerini bölüşen, yazları yaylakta, kışları kışlakta ekmeğini taştan çıkaran çalışkan insanlardır. Yörük demek benim için yenilik demektir, mertlik demektir dürüstlük demektir, özü sözü bir olma, iftira atmayan, güvenilir, arkadan iş çevirmeyen, ben değil biz diyen, biz kültürünü benimseyen ve devletine sadık, devletiyle barışık, kendisiyle barışık insanlar demektir.
Millet olarak kültürümüzden, değerlerimizden kopmadığımız, kardeşliğimizden, birlik beraberliğimizden ödün vermediğimiz sürece, burayı dolduran Yörük sevdalısı hemşehrilerimiz, misafirlerimiz “Yörük Kıl Çadırının DumanınıTüttürmeye” devam ettikleri sürece Türk milleti olarak Türkiye coğrafyasında varlığımızı ilelebet devam ettireceğiz.
Bizler birlik beraberlik içerisinde çalışarak, iri olacağız diri olacağız hep birlikte Türkiye olacağız, Burdur olacağız. Bu özel buluşmaları, programları devam ettirerek, yenileneceğiz, güç kazanacağız ve tazeleneceğiz. Bu özel günler zaten işin bahanesidir. Birlik ve bütünlüğümüzü pekiştirmenin ve daha da güçlendirmenin çok iyi fırsatlarıdır.
Konuşmamın başında da belirttiğim gibi Burdur çok zengin bir kültürel mirasa sahip. Bu mirasla ne kadar övünsek azdır. Bu kültürel mirasa sahip çıkma adına İlimizin ortak duygu ve düşüncelerini dile getiren halk kültürünün korunması ve yaşatılması için valiliğimiz olarak çok ciddi bir çalışma başlattık. Üniversitemiz ile yürüttüğümüz bu çalışma halk kültürü araştırmaları adı altında akademik personel tarafıdan İlimizin dört bir köşesinde özveri ve itinayla toplanan verilerle yayına hazırlanacak bir külliyat oluşturulacak. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzün yürütülücülüğünde gerçekleşen bu çalışma halk edebiyatı, halk mutfağı, halk müziği, halk oyunları, halk hekimliği, geleneksel el sanatları, geleneksel giyim kuşam olmak üzere pek çok alanda araştırma yapılmasını tespit edebileceğmiz bütün unsurların bütün yönleriyle yayım haline getirilmesini hedefliyoruz. Bunuda ben burada belirterek İlimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Amacımız Şehrimizi ve kültürümüzü tanıtmak, korumak ve geliştirmeye yönelik sorunları belirleyerek, İlimizin turizm potansiyelinin bir halkasını oluşturan zengin halk kültürünün konu çeşitliliğini ortaya koymaktır. 2’incisi düzenlenen Yörük Göçü ve Yareni etkinliğininde bu manada önemli ve değerli olduğunu belirtmek istiyorum.
Ben hep ifade ettim Burdur yakın bir gelecekte turizm şehri olacak. Biz henüz adım adım ilerliyoruz. Turim şehri olmak için her şeye sahibiz. Kültürel değerlerimizde bunun çok önemli bir yönünü ve parçasını oluşturuyor. Baktığımız zaman Burdur Müzemizi gezdiğimizde benim söylediğimi çok daha iyi anlayacaksınız.
Burdur turizmle birlikte gelişecek, büyüuecek ve turizm Burdur’un lokomotif gücü olacak. Toplumun her kesimiz bundan payını alacak. Yakın gelecekte Burdur, Ağlasun, Yeşilova ve Gölhisar olmak üzere bütün ilçelerimiz turizm hamleleriyle çok büyük ileleme katedecek. Devletimizin bu alandaki yatırımları özellikle Salda’daki özel çevre koruma bölgesi ilan edilmesi. Bizzat Sayın Cumhurbaşkanımızın ağzından bunun yapılması ve Kibyra’da, Sagalassos’da lavanta ile ilgili ekoturizm hamlelerinde İnsuyu Mağaramızda İlimizin önemli kültürel mirası olan konaklarımızda, şuan restorasyonu devam eden Hocabali Hamamında ve Kültür Merkezimizin inşası ile birlikte bu alanlardan elbetteki Burdur çok iyi bir hale gelecek ve biz bu etkinlikleri çok yakın zamanda ülke çapında etkinlikler olarak icra edeceğiz elbet.
Buradan çıkan sonuç. Bugün burada daha güçlü bir Türkiye ve bölgesinde ve dünya da yeni Türkiye’nin terörü ezen, terörle mücedele eden bir Türkiye varsa işte bu birliktelik sayesinde, bu güç sayesinde bu bütünlük sayesinde vardır. Kültüre sahip çıkmak, geçmişiyle barışık, geçmişini özümsemiş ve gelecek kuşaklara yaşatma arzusu olan değerli Burdurlular, siz hizmetin en iyisine layıksız. Sizinle daha güçlü bir Burdur ve daha güçlü bir Türkiye için hep birlikte el ele yürüyeceğiz ve devletimizle, milletimizle, bayrağımızla, ezanımızla kültürümüze sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Şenliğimizin bu çerçevede İlimize yeni kazanımlar getirmesini, birliğimizi bütünlüğümüzü pekiştirmesini temenni ediyorum. Emeği geçen herkese ayrı ayrı tek tek teşekkür ediyorum. Allah bu birlikteliği bu gücü ve bu beraberliği daim eylesin, daha güçlü kılsın” dedi.